15 Temmuz 2011 Cuma

Islemlere Devam

Tekrar merhaba,
Manchester Wheel
Bugün yine bazı işlemlerin yürüyüşünden bahsedeceğim. Kızımı ve karımı alıp yaz okulu kaydını yaptırmak için oturacağımız semte gittik. Okulun önünde o okulda çocukları olan bir arkadaşımızla buluşacaktık. Biraz erken gidince, uzun zamandır istediğimiz havuz, gym aktiviteleri için bilgi alalım dedik. "Leisure Center" a girdik, bu bölgeye taşınacağımızı ve bilgi almak istediğimizi söyledim, bir bayana yönlendirdiler ve uzun uzun bize ne nasıldırı anlattı. Bizim durumumuz için 3 ayrı paketten bahsetti. Sadece yüzme olan pakette ne zaman istenirse gelip katılınabilecek saat esnekliği sağlıyorlardı. Aylık £22 kişibaşı ücreti var. Eğer içerideki tüm faaliyetlerden yararlanmak istersen £35 aylık. Ki bu faaliyetler yüzme, gym, raket oyunları, vs vs. Veya aile paketi olan ve 2 yetişkin 2 de çocuğu kapsayan, tüm faaliyetlere istenildiği zaman gelinip gidilebilecek paketti ve aylık £59.50 veriyordunuz. (Tesis son derece temiz ve kaliteli bu arada)
Çocuğa yüzme öğretmeni tutarsak 10-12 haftalık kursun tamamı £47.50.
Jimnastik sınıfına yazdırırsak 10  haftalık program £38

İstanbul'da kızımı fizik tedavi için yüzmeye yazdırmaya çalışırken karşıma çıkan rakamları hatırladım birden. Yalnız sınıflar için her yerde olduğu gibi burada da sıra var. İsminizi bir listeye yazıyorlar ve giden olursa, açılacak yerlere sırayla giriyorsunuz. Ama konuştuğum bayanlar sıranın geleceğini sorun olmayacağını söyledi. Zaten yüzme havuzu ve gym gibi alanlarda sıra falan yok istediğiniz zaman gelip başlayabilirsiniz dedi.

Sonra okula gidip yaz okuluna kayıt yaptırdık. Amaç okullar açılana kadar biraz ingilizcesi gelişsin, biraz yabancı çocuklara uyum sağlasın. O yüzden tüm gün değil yarım gün ve haftanın üçer gününü kapsayan iki haftalık bir kayıt yaptırdık. Yarım günlük yaz okulu, gün başına £15 yani 6 yarım gün için £90 verdik. Tüm gün olursa £23 olacaktı.

Sonra GP (Bizdeki aile hekimi) kaydını yaptırmaya gittik. ismimizi adresimizi bir listeye yazdılar (ve evet tahmin ettiğiniz gibi sıraya girmek için) şu anda çok doluyuz ama sıraya yazdık, arada bir gelip kontrol edin sıra gelince yazılacaksınız dediler. Bir de kağıt verdiler elime üzerinde bir sürü telefon ve adres olan. Eğer acil bir durum olursa veya doktora gitmek isterseniz merkezi bir numarayı ( NHS : 0 845 46 47) arayın onlar sizi en uygun GP'ye geçici olarak yönlendirir dediler.

Sonra buralarda sistem ile ilgili yaşanabilecek sıkıntı ve çelişkiler için ücretsiz danışmanlık alabileceğiniz bir merkezi gösterdi arkadaşımız. Citizen Advise Bureau, numarası 0 844 499 4103 buradan ücretsiz hukuk danışmanlığı ücreti bile alabilecekmişiz.

8 Temmuz 2011 Cuma

İngiltere'de gözüme batanlar - 2

Biraz da ticaret ile ilgili izlenimlerimi anlatayım.
Burada herşeyin fiyatı, semte, satıldığı dükkana vs ye göre değişebiliyor. Bir paket sigarada £1 a kadar varan fiyat farkları olabiliyor örneğin. Şehir merkezinde büfelerde daha ucuzken, diğer semtlerde veya marketlerde daha pahalı. Benzinde de durum aynı. Benzinciler ise ayrı bir alem bizdeki gibi 24 saat açık benzinci sayısı çok az. Dolayısıyla adamlar saat 6 da falan kapatıp gidiyorlar mesela. Nöbetçi eczane diye birşey zaten yok. Akşam bir saatten sonraya bu tip işleri bırakmamak gerekiyor.

Emlakçılarda durum bizdekinden farklı, ev kiralayacaksanız sizden komisyon almıyorlar. Ev sahbi komisyonu ödüyor. Ama Credit Check için yani sizin daha önceki ödemeleri aksatma vs gibi kötü bir geçmişiniz olup olmadığını araştırmak için £160 ile £180 isteyebiliyorlar ( kaç kişinin evde oturacağına göre değişiyor). Bu hikaye ilginç, çünkü kötü geçmişiniz varsa para direk yanıyor geri ödemesi yok.

Öte yandan sadece beğenmedim diyerek mağazalarda iade ve değişikliği sorunsuz yapabiliyorsunuz. Sadece fişinizi götürüyorsunuz ve hemen iade alıyorlar.

Netice itibarıyla her ne alırsanız alın fiyat araştırmasını çok iyi yapmak lazım. Bir dükkanda £7 olan bir malı aynı sokak üzerindeki başka bir dükkanda £1 a görmüşlüğüm var. Burada market alışverişi için en ucuz yerler kesinlikle ICELAND ve QUALITY SAVE marketleri. Yiyecek içecek son derece hesaplı. Toptan satış yapan yerleri bulup alışveriş yapabilirseniz mesela COSTCO veya JJ gibi o zaman fiyatlar daha da düşebiliyor.
Bir de ilginç bir izlenim olarak mesela Teknosa'nın eşdeğeri olan Currys gibi bir yerde çatır çatır pazarlık yapıldığını ve fiyatın düşüp yanında ek olarak başka malların da alınabildindiğini gördüm.

Burada bulmakta zorlanacağınız veya bulamayacağınız bazı şeylerden bahsedelim biraz da. Mesela en çok zorlandığım konu deodorant. Ben aşağı yukarı 20 senedir deodorant olarak FA kullanırım. Burada adı bile geçmiyor. İşin pis tarafı bütün deodorantlar Anti-Perspiarant ve ben bunları kullanınca kaşıntı yapıyor. Dün Tesco'da Adidas'ın normal bir deodorantını rafların arasında arkalarda bir yerde buldum. Kokusuna bile bakmadan aldım neredeyse. Aftershave hikayesine gelince... Türkiye'de yıllardır Rebul Lavanta kolonyası kullanıyordum. Gider taksimden alırdım en büyük boyundan uzun zaman giderdi. Olmadı FA'nın fresh kolonyaları işimi görürdü. Ama mutlaka kolonya tarzı bol alkol, fresh bir koku ve traştan sonra yakacak bir ürün kullanırdım. Burada splash aftershave diye tarif edebildiğimiz bu tip ürünlerden çok çok az var. Genelde balsam bulunuyor. Bir tek Gilette var ucuz olanlardan.

Bende stres ve göz bozukluğu kaynaklı baş ağrısı sorunu olur zaman zaman. Türkiye'de doktorun verdiği ve en iyi çözüm olarak tecrübe ettiğim Majezik ağrı kesici ise tabi ki yok burada. Parastemol etkili osuruktan ağrı kesiciler ise işimi görmüyor. Türkiye'den gelen eş dostun çantasında kazara çıkarsa kafadan el koyuyorum artık. 

Vizeyi Aldım

Evet uzun zamandır başıma bir iş açmasın diye paranoyakça devam etmediğim Ankara Anlaşması ile İngiltere'ye gelme hikayesinde şimdi artık tüm detayları paylaşabilirim.

Nihayet vizeyi aldım, bürokrasi bana süpriz yapmasa şaşardım ama başvurudan 2.5 ay sonra cevap geldi ve vizenin tarihine baktığımda gördüğüm şey ilginçti. Vizeyi başvuru tarihinden sonraki 3. haftada onaylamışlar ama postaya vermesi gereken departmanda bir şekilde takıldığı için elime bu kadar geç geçmiş.

Nasıl başvurduğum ile başlayalım. Ben kendim için Ankara anlaşması, eşim ve çocuğum için dependant vizelere başvuracaktım, Bunu bir aracı ile yapıp macera yaşamak istemedim. Bir arkadaşın tavsiyesi ile GOKIS'den Deniz Gök ile çalıştım tüm vize başvuru ücret ve işlemleri, danışmanlık, iş planı vs Deniz bey tarafından hazırlandı.Bunlar için toplam £600 ödedim. Tabi buraya gelmeden önce diploma, daha önceki çalıştığım işler, katıldığım kurslar ile ilgili delil niteliğindeki tüm belgeleri yeminli tercümana çevirtmiştim. Ama geldikten sonra da banka hesaplarımın dökümlerini bankalardan aldırıp, yeminli tercümana çevirttirip, UPS ile gönderttim. Çünkü tercümelerdeki tarihlerin başvuru tarihinden az önce olması gerekiyordu. Banka yazıları hariç diğerlerine ben gelmeden önce ileri bir tarih attırmıştım tercüme bürosuna o yüzden yanımda getirmiştim. Böylece başvuru işlemini İngiltere'ye geldikten sonraki 1-2 ay civarında başlatmış olduk. Özellikle geç başvuruluyor. Böylece ben aslında bu amaçla gelmemiştim ama baktım burada iş potansiyeli var kalayım dedim izlenimi yaratılıyor.Bir danışman aracılığı ile başvursanız tüm gerekli belgeleri size söyleyip hazırlanmasına katkıda bulunacaktır ama kabaca, fotoğraf, pasaport, diploma, kurs katılım belgeleri, sertifikalar, önceki iş geçmişinizi doğrulayan belgeler (maaş bordrosu, ssk dökümü vs) evli iseniz evlilik cüzdanı, ingiltere'de yapmayı düşündüğünüz iş için iş planı (business plan) ve tahmini gelir giderlerden oluşan mali tahmin tabloları gerekiyor. İşte bu konularda kendi başınıza mali tabloları hazırlamak riskli biraz. Ben o yüzden danışmanlık alıp işi profeyonellere devrettim.

Artık resmen vizem olduğuna göre hemen polis kaydını tamamlamam gerekiyordu. Polis kaydı vize geldikten sonraki 10 gün içinde yapılması gereken bir işlem.  Adam başı £ 34 tutuyor. İlk kayıt paralı ama sonrasında taşınma ve bilgi değişikliği için para almıyorlar. Sadece verdikleri kağıdı kaybederseniz yeniden çıkartmak için tekrar aynı parayı ödüyorsunuz. Kaydı yaptırmak için adres olarak gösterdiğim polis merkezine gittim. Malesef ilk başvuruyu şehirdeki ana merkez yapıyormuş ve randevu almadan da gidilmiyormuş. Bu ülkede zaten herşey randevu ile çalıştığı için yadırgamadım.

Neyse randevuyu alıp gittim verdikleri adrese. Manchester'deki merkezi bulmak herkesin harcı değil bu arada. Polis kaydı sıkıntısız geçti. Bir tane fotoğraf götürdüm, pasaport ve home office den gelen evraklarla birlikte gittim. Bir adres belirtiyorsunuz ve sizi kayıt edip bu ülkedeki kimliğimiz olarak kullanacağımız bir kağıt print ediyorlar. üzerine şeffaf bir plastik yapıştırıp naylon gömleğe koydular ve bunu yanından ayırma dediler.
Ankara anlaşması ile gelindiğinde self employed olma zorunluluğu olduğu için ve kendi işinizi de vizeden önce kuramayacağınız için iş adresi bölümüne self employed yazıp geçiyorlar. Acemi bir memura gelirseniz bu şekilde açıklamanızda fayda var yoksa illa iş adresi diye sorabiliyor. 16 yaşından küçüklerin polis kaydı yapılmıyor.

Bundan sonra işin en zorlu kısımlarından birisi olan çocuğa okul bulma bölümüne geldik. Herhangi bir okula gidip kayıt yaptırma işi bölgeden bölgeye farkedibilir o yüzden kesin birşey söylemek zor. Ancak çocuğun yaşı hangi sınıfa gitmeye uygunsa kafadan o sınıftan başlıyor. Bizimki 6 yaşında ve Türkiye'de bu sene birinci sınıftan başlayacak olmasına rağmen burada 2. sınıfa başlayacak mesela. 1. sınıfı hiç okumamış olmasını sorun etmiyorlar. Açıkçası dil sorununu da takmıyorlar. Okula yazdırma işlemi için oturduğunuz evin bağlı olduğu bölgenin Local Education Centre'ına gidiyorsunuz. (bazı bölgelerde belediyenin içinde bir yer bazılarında ayrı bir bina en iyisi en yakın okula gidip öğrenmek) Buraya gitmeden önce oturduğunuz yere yakın iyi okulların listesini hazırlamak faydalı olacaktır. School League Table denen bir çizelgede okulların başarı durumları listeleniyor. Buraya tıklayarak bakabilirsiniz. Başka adreslerden de bulmak mümkün bu tabloyu. Gittiğinizde size bir form doldurtuyorlar ve hangi okulları tercih ettiğinizi soruyorlar. İşte orada yazıyorsunuz bunları. Tabi sizin tercih ettiğiniz okullarda yer yoksa size çok uzak olmamak kaydıyla başka bir okul öneriyorlar.Siz de bölgenizdeki en iyi okula gidip çocuğu listeye yazdırıyorsunuz. Böylece okuldan ayrılan birisi olduğunda, okula en yakın oturan çocuklardan başlayarak sıradaki çocuğu okula alıyorlar.
Sıra ne zaman gelir belli değil tabi.. 1 haftada gelen de duydum, 2 ayda gelen de, 2 sene bekleyen de. Biraz şansa kalıyor işlem. Ha bu arada kilise okulları da var. Bazıları başvuru bilgilerine yazmışlar kilisemizde baptis olmamış çocukları almıyoruz diye ama yüzyüze konuşursanız bunun bir kriter olduğunu inkar ediyorlar. Ama devlet okullarında kayıt işlemi gerçekten parasız.

Ev tutma aşaması da ayrı bir sorun tabi. Evi tutarken kimi emlakçılar Credit Check yapacağız diyorlar Ki bunun bedeli evde kalacak 1. kişi için £120 2. kişi için £60 o da evli ise. Doğal olarak ülkeye yeni gelmiş birisi olarak sizin bir kaydınız olmayacak. Bu durumda 6 aylık kirayı peşin vermek, garantör göstermek, potansiyel müşterilerden mektup almak gibi alternatifler deneyebilirsiniz. Çocuk varsa, okula en yakın noktalardan birinde bir ev tutmak işinizi kolaylaştıracaktır. Bunun dışında emlakçı komisyonu ev sahibinden alıyor.

Eğer apartman dairesi tutuyorsanız bizdeki apartman aidatının karşılığı olan management fee'nin ev sahibi tarafından mı sizin tarafınızdan mı ödeneceğini önceden tespit etmekte fayda var. Genelde ev sahipleri üstleniyorlar onu. Hatta bazı ev sahipleri su, elektrik, gaz faturalarından bir kısmını veya tamamını üstlenebiliyorlar. (ilginç)

Sonraki yazıda diğer başvurulardan bahsedeceğim.