17 Nisan 2017 Pazartesi

Ispat

Turkiye, her gecen gun, ilk aldigim karari tekrar tekrar ispatlamak icin yarisiyor. 6 sene once gelirken tasidigim endiseler hizla yerini ongoruden gercege birakiyor.
Bir muddet once "Sonun Baslangici Brexit" diye bir yazi kaleme almistim. Simdi benzer bir yaziyi benzer baslikla tekrar yazmak icime oturdugu icin basligi farkli attim. Yaklasik 2 aydir bana tahminlerimi soran herkese Turkiye'deki referandumda "EVET' cikacagini cunku aksi durumun mevcut iktidarca kabul edilemeyecegini, ve bunun icin ellerindeki tum olanaklari kullanarak, tum gucleri devreye sokarak gerekirse hile ile, amaclarina uygun sonuclari elde edeceklerini soyluyorum.

Yine hakli ciktim. Bunun icin dahi olmaya, falci olmaya gerek yok. Elinizdeki verileri dogru okuyunca sonucun bu olacagini goruyorsunuz.

Bundan sonra ne mi olacak? Cok basit. Ulke once eyaletlere bolunecek, sonra eyaletlerden bir kismi ayrilip bagimsizliklarini ilan etmek isteyecekler. Sonunda bu gerceklesecek.

Tum arap bahari ulkelerinde Amerika'nin mudahalesinden once olan bir durum bizde de oldu bilmem farkinda misiniz? Tek bir adam tam yetkiyle basa gecti. Bundan sonrasini bu blogda yazmaya gonlum razi degil ama onumuzdeki 5-10 ve 15 yil icinde neler olacagi o kadar net gozukuyor ki soylemeye dilim varmiyor.

Bir ulke demokrasiden vaz gecmek icin demokratik bir oylama yapti. Ulkem adina uzgunum. Simdi zafer cigliklari atanlar attiklari cigliklarin aslinda ne anlama geldiklerini anladiklarinda ve "Kandirildiklarini" farkettiklerinde malesef cok gec olacak. 

10 Nisan 2017 Pazartesi

Oyumu Kullandim

Referandum icin Ingiltere'de oy kullanma yerleri olarak Londra ve Edingburgh secilmisti. Manchester gibi tam ortasinda oturunca birini secmek icap etti ve ben Londra'yi sectim. Bir pazar gunu trenle 2 saat 50 dakika suren yolculukla Euston'a indim. oradan da 2 aktarma ile metro kullanarak oy kullanilacak otelin oldugu semte ulastim. 

Sicak gunesli bir Londra gununde metrodan indigimden itibaren sadece Turkce duyarak otele geldim. Sanki Turkiye gibiydi. Heryerde Turkler ve tek duyulan sey Turkce. Gayet iyi organize edilmisti hersey. Yol boyunca uzerlerinde sari fosforlu gomlekleriyle gonulluler size yol gosteriyor. Iceride bol bol yetecek kadar sandik ve beklemeden hizla kullanilabilen oy hic zorlanmadan bu gorevi yerine getirmenizi sagliyordu. 

Oy kullanma isinden sonra gunesli havanin tadini cikartmak icin bol bol yuruyup Hyde Parkin kalabaligina ragmen gunesi hissettim. (Tabi bu alisik olmayan tende kipkirmizi bir gunes yanigina donustu ama olsun) 

Harika bir gun gecirip, geri donus yoluna koyuldugumda, icimde ulkem icin HAYIRli bir is yapmanin huzuru vardi. 

7 Nisan 2017 Cuma

Is Yeri Gelenekleri

Biraz once bir sirkuler mail aldim. Konusu "Grand National Sweepstake" olunca bu konuda hic yazmadigimi farkettim. Buyrun...

Buraya geldigimden beri tam bu zamanlarda "Grand National Sweepstake"diye duyarim . Bu ulkedeki en buyuk at yarislarindan birisi Grand National. Ve bir cesit gelenek olarak is yerlerinde bu yaris icin bahis oynaniyor. genelde 1 - 2 pound ile katilip ilk 3 ten birini bilirseniz az bir miktar para kazaniyorsunuz. 

Isten ayrilanin arkasindan kart yazilmasi ve para toplanmasi. Ofisteki herkes karta kucuk bir mesaj ve adini yaziyor, sonrada dolastirilan zarfa bozuk para koyuyor. Neye yaradigini tam anlayamadim ama oldukca yerlesik bir gelenek. Sonucta calisan sayisina gore 20 ila 40 arasi bir para toplaniyor. (Komple bozuk para seklinde) 

Cuma gunu oglen yemeginde "pub"a gidilmesi. Cuma genelde serbest giyinilen ve daha rahat bir gun. Oglen aralarinda da civardaki bir pub'da yemek yeniliyor. Hatta bir kere is yerinin tasinmasi gerektiginde calisanlara 2-3 alternatif soylenip hangisini secersiniz diye sormuslardi. Insanlar google maps ile girip o civardaki publara bakarak en cok olumlu puan almis pub'in oradaki is yerini sectiler. Bazi is yerlerinde Cuma ogleden sonra kisisel gelisim icin birkac saat sure verilir. "Google Time" da denen bu surede o hafta icin konusma hazirlayanlar yeni bir gelisme, guncel bir teknolojik konu veya istedikleri bir konuda konusmalar yaparlar. Bazi modern isletmelerde saat 4:30 veya 5 gibi tamamen serbest moda gecilip biralar acilip birkac saati sohbetle gecirdiklerini gordum. 

Christmas yemekleri ise Christmas'dan asagi yukari 2-3 ay once baslayan bir zamandan (yanlis okumadiniz) itibaren rezervasyonu yapilan ve son 1 ay icinde falan da sirketce yemege gidip "cracker" patlattiginiz enteresan bir gelenek. Cracker ne diyecek olursaniz? Resmini asagida goreceginiz seye deniyor. 


Bunun iki yanindan iki kisi tutuyor ce hizla cekiyorlar. bir cesit kucuk mantar tabancasi patlamasini andirir bir sesle, o buzusmus yerlerin birinden kopuyor ve uzun taraf kimde kaldiysa icindekiler onun oluyor. 

Icinde ne mi var? O biraz da kaca aldiginiza gore degisiyor ama temel olarak bir tane krapon kagidindan tac, bir tane kucuk kagit uzerinde Christmas sakasi / bilmecesi, bir tane sacma sapan oyuncak falan var. 

Icinden cikan taci yemek yerken kafaniza takiyorsunuz. (Allaha sukur daha takmadim ama koca koca takim elbiseli amcalar falan hep kafada o sacma kagit tac ile yerler yemeklerini.)



Yine Christmas zamani is yerlerinde bir donem Christmas kazagi denen genelde kirmizisi bol ve onunde muhtelif geyik, noel baba figurleri bulunan hatta sesli isikli kazaklar giyilir. 

Bir de tabi Halloween var. Mutlaka bir zombi, olmadi kurt adam vs olan birileri dekore edilmis ofis icinde gezerler. Bizim geleneklerde olmayinca cocuksu geliyor ama adamlar seviyor bu isleri yapacak birsey yok. :)

Dogum gunleri de unutulmamali. Bizdekinin aksine dogum gunu olan pastayi getirir ortaya bir yere kagit tabaklar ve plastik catallari koyar. "Help yourself" der kenara cekilir. Insanlar hizla pastadan bir dilim alip yanindan gecerken de "Happy birthday" diyerek dogum gunu sahibini selamlar... 

Bazi is yerlerinde "Brew" konusunu torene cevirmisler. Brew dedikleri iste demlenme diye cevirecegimiz bir kelime ama bu cay kahve doldurmaya mutfaga gitme olarak kullaniliyor. Koloni olarak gidilip mutfakta lak lak yapilip cay doldurulup geri geliniyor. Tabi simdi bizdeki cay ile dusununce anlamadiniz mugtemelen espiriyi. Burada bir bardak cay icin az eziyet cekmiyorlar. Poset cayi koyacaksin, suyunu koyacaksin, dolaptan sut alip uzerine ekleyeceksin, bazi kilkuyruklar sutun soguklugundan rahatsizolduklarindan onu mikrodalga firinda isitacak, sekerini koyacaksin karistiracaksin ve mutfaktaki herkese sutu dolaba koyuyorum ama kullanacaksaniz disarida birakayim diye nezaketen soracaksin. bir cay abartisiz 5 dakikada hazirlaniyor. Bir de bazi is yerlerinde bir gelenek uydurmuslar. Cay almaya giden etrafta ne kadar adam varsa hepsine cay icermisin diye sorup tek tek birbirinden cins siparislerini ve her birinin biririnden ayri kupasini alip mutfakta 20 dakika departmana cay hazirliyorlar. 

Bu...